9 Haziran 2007 Cumartesi

Anladın mı?

Kırılganlığa soyunan gecelerin
Şairlere acıyan bir yanı vardır...
Öksüz perdeler misali
Kanar içindeki yara;
Eli rengarenk kalemleri tutupta
Yüreği bir aşkı kaldıramıyacak kadar güçsüz şairlerin...
Örtülü pencerelerin ardında
Beyaz sayfalardır tesellisi acıyı marifet bilenlerin
Ki kısa bir süre için
Doldurur boşluğunu zamansız gidenlerin...
Daha küçük yaşlarda öğrenilir oysa
“Ali topu bana at” demek
Ne kadar zor geliyor oysa şimdi
Deve kadar boyumuzla
“gitme kal” diyebilmek...
İşte şairlerin de böylesine garip
Öylesine derin bir susuşu vardır...
Bizzat gariptir kendileri...
Anlamak için ölmek gerekir
En az onlar kadar
Ki yürüyen cesettir kimlikleri...
Geceleri yaşadıklarından belki
Belkide gözükmediğinden aynalarda
Mutlu bir surete özlemleri...
Çok şair bilirim;
Coğrafyalara sığdırılamıyacak bir sevdayı
Öznesiz cümlelere sığdıran....
Belkide tutkunun gizemidir ama birazda gidenlerin utanmazlığı
Yaşamı öylesine saklı ve ölümü böylesine açık kılan...
Kırılganlığa soyunan gecelerin
Şairlere acıyan bir yanı vardır...
Öksüz perdeler misali
Kanar içindeki yara;
Ve sen bunu asla anlayamazsın!

Hiç yorum yok: